Eğitim hayatında yaşananlar göz önüne alındığında, üstün zekalı çocuklar aslında bir dizi sorunla karşı karşıyadır. Üstün zekalı bir çocuğa doğru okulu bulabilmek için yazılı bir kural yoktur. Eğitim programları okuldan okula olduğu gibi, kentten kente de değişiklik gösterir. Bunun yanında, özel ilgiler ve yetişkinlerin üstün zekalı çocuklara yönelik konuşma tarzları onların sosyal olarak izole olmasına da neden olabilir.
Çocuğunuz üstün zekalı çıkarsa ne olur?
“Üstün Zekalı Çocuklara Akıllı Yaklaşmak” adlı kitabın yazarı Dona Matthews, “Eğer çocuğunuz mutlu görünüyor, okulda arkadaşlarıyla ilişkileri iyi gidiyor ve öğreniyorsa bu harika” ifadelerini kullanıyor. Bu nedenle şu söylenebilir: Her üstün zekalı çocuğun özel eğitime ihtiyacı yoktur.
Ancak çocuğunuz mutsuz görünüyor, sıkılıyor ya da hayal gücü gelişmiyorsa mutlaka dikkate alınmalıdır. Üstün zekalı çocuklar ödevlerini yapmamaya, mutsuzluklarını dışa vurmaya ya da okuldan nefret ettiklerini söylemeye başlayacaklardır. Bu nedenle okulun çocuğunuzla nasıl ilgilendiğini değerlendirin. Eğer işlerin iyi gitmediğine karar verirseniz, o zaman alternatif bakmanın zamanı geldi demektir. Seçenekleriniz daha iyi bir öğretmen, çocuğunuzun ihtiyacına göre hazırlanmış bir eğitim programı ya da yeni bir okul olmalıdır…
Okul seçerken neye dikkat edilmeli?
İster devlet, ister özel okul olsun öncelikle dikkat etmeniz gereken şey, çocukların nasıl seçildiğini öğrenmek olmalı. Bir diğer önemli nokta ise, öğretmenlerin, üstün zekalı çocuklarla ilgilenme konusunda eğitimli olup olmadığı. Bu iki noktaya mutlaka dikkat edilmeli.
Obsesif, duyarlı ve telaşlı çocukların sosyal sorunları
Üstün zekalı çocuklarda en fazla görülen şey aşırı gergin olmalarıdır. Aynı zamanda aşırı duyarlı, özel bir konuya tutkulu şekilde bağlı, çok telaşlı ya da büyümüş de küçülmüş birisi gibi davranış göstermeye meyillidirler. Üstün zekalı çocukların aşırı hassaslığı, onların çevrelerinden bilgileri toplamalarına yardımcı olabileceği gibi başka birçok konuda da sorun yaratabilir.
Üstün zekalı çocukları olan anne ve babaların, sosyalleşmeyi çocuklarına öğretme konusunda daha dikkatli ve daha çok çaba harcamaları gerekiyor. Onları bir alışveriş merkezine bırakmak ya da yeni moda giysiler almakla her şeyin yolunda gideceği düşünülmemeli. Çocuğunuzu yakından takip edin ve günümüzde artan imkanlardan nasıl yararlanabileceğinizin farkında olun.
İyi haber ise, çocuklar büyüdükçe işlerin biraz daha kolaylaşacağı. Bu nedenle anne ve babaların umutsuzluğa kapılmamaları ve çocuklarının gelecekte daha mutlu yaşayacaklarını unutmamaları gerekiyor. Çocuklar büyüdükçe, belki de okulun kendilerine veremediği şeyi, kendilerine benzeyen ve birlikte olmaktan mutluluk duyacakları kişileri bulacaklardır.
